her masada olur bir
tane. senin de olmuştur en az bir gece, en az bir kere, bir masanda. masanın
başrolü değildir de senin herkesten çok dinlediğin, güldüren değil de
gülümseten, içine içine dokunan, merak ettiğin, sen de fark etmeden hayranlıkla
baktığın biri olur her masada. okumuştur, yazmıştır, boyamıştır ya da karalamıştır,
dertli denmez de ona da bi derdi vardır..
ve illâ ki yaralıdır.
gecenin sonunda,
herkes dağıldığında onunla kalmazsın, yakışıklı olan, güzel olan, güçlü olan,
zengin olan bazen de nerden bilindiği hiç belli olmadan ama bi şekilde de
anlaşılan, libidosu en yüksek olan, boş ver gereksiz lafı çevirmeyi yahu,
bildiğin sadece iyi sevişen ile kalkarsın masadan..
çok masalarda
oturdum, çok masalardan kalktım, çok masalarda kaldım. ben biri değil sadece
öbürü de beri ki de öteki de oldum. hiç biri mi ben değildim? ya da hangisi
bendim? ama ben en çok masada kalan kadına, masada kalan oğlana yakın
hissettim.
üzmeyin lan yüreğini masaya koyanları...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder