30 Kasım 2019 Cumartesi


olur da?
benden sonra okunmasın yazdıklarım!
ben yokken bana ne? bana şimdi lazımsınız!
ruhunuz, kalbiniz, aklınız.

olmaz ya?
hatırlarsınız, uğrarsınız. mezarıma rakı dökmeyin!
adıma içilmesin tek duble dahi, ben yokken bana ne?!
şimdi karşımda yoktunuz.
kadehimi boş masaya vurdurdunuz!

26 Kasım 2019 Salı

eskişehir şerhi



gözüm gibi bakıyorum yalnızlığıma.
sözümün önünden ayırmıyorum.
gözlerden sakınıyorum da,
şehir şiir gezdiriyorum.

şimdi ben her şehirde daha yalnızım.
en eski şehir'den dahi eskidir..

yalnızlığım.

20 Kasım 2019 Çarşamba


her ne ise bağımlılığın, onun etkisi altında yaptıkların, ettiklerin gördüğün-verdiğin zararlar, veremediğin kararlar, kaybettiklerin... saymakla bitmeyen bu kadar çok şeyden daha çok acıtanı,
yoksunluk.!
her ne ise bağımlılığın, ondan uzak olduğunda çektiğin acı, terlemeler, titremeler, kramplar, çığlıklar... vücudundaki her bir hücrenin sende olmak istememesi.
ona gitmek için.
aklının, ruhunun parrça parça seni terketmesi. canlı canlı organlarının kopartılması sanki. hiç bitmeyecek gibi..

yoksun...

19 Kasım 2019 Salı


bişeyler oluyor. çok da kontrolümde değil pek de umrum. oluyor ama uzun zamandır ilk defa bişeyler. uzun zamandır hiçbir şey olmamasından daha kötü ne olabilir ki? hiç geçmemesi gereken uzun bir zamanın nasıl geçtiğine şaşıyorum. çocukluğumdan beri sevmem kışı. bilmem kaçıncı kış geliyor. hiç sevmedim üşümeyi. öyle ya "büyümek hep üşümekti"! büyümek bile geçti, 
hiç sevmedim yaşlanmayı

10 Kasım 2019 Pazar

karşılaşmak-kaçmak?
öyle zannettiğin gibi kolay değil kaçmak. korkakça evet. ama korkakların becereceği iş değil. yükten, yükümlülükten, acılardan, sorulardan, sorumluluklardan kurtaran, konforlu, rahat hiç değil. aksine daha yorucu, bezdiren, yıpratıcı zorr...
ve bi o kadar aptalca! hem vazgeçebileceğin bişey de değil kolay kolay, becerebileceğin bir şey de. belki kaçınca, kaybolamayacaksan, kaybedeceksin. zaten kazanmadıkların değil üstelik, hiç girmediğin kavgalar, hiç bilmediğin tekmeler, tokatlar,.
kaybolmadıkça;
kaybedecekesin..
senin olanları. ve dahi sen'i...
inan ki karşılaşacağın her ne ise kaçmaktan daha zor değil. hele kaybolmak?

çoğunlukla mümkün değil!!

7 Kasım 2019 Perşembe




ben her sabah kızıl mor turuncu bi acı ile uyanıyorum!
gökyüzüm acıyor doktor!?

göğü göğsüme sığdıramıyorum...


kasım? sesi, tadı, kokusu??
hiç kimse için hiç bir anlamı yokken.. saççma bir cümle aslında, sen yokken, sana söylenen.. duysan;
ahh nasıl parlardı kocaman gözlerin. hiç kimse için hiç bir şey söylemeden!
yarım gülüşün,
uzun bir iç çekişin,
azıcık sıkıp ellerimi, ellerimdeki yumuk ellerinle...

kasım, sesin, tadın, kokun!!

yoksun...

1 Kasım 2019 Cuma


yine kasım.
yine her kasım olduğu gibi,
bir öncekinden daha yalnızım.

daha da anlatmam derdimi,
derdim değil; ne derler,
değmezler!
güzelim güz'e sonbahar diyenler...

yine kasım,
bu sefer kasım 
adım gibi bildiğim, 
sevdiğim, yalnızlığımlayım!


adına aldanma,
tek bahar var sana!
tek yaz, tek güz, tek kış.

ilk bahar ağaçlar için, yeniden yeşersin.
sen bi yaprak gibi,
sararıp,
düşüp,
çürüyeceksin.


ilkbahar aslında son kez baharmış,
sonra,
son yaz, son güz, son kış..
her bahar yeniden yeşeren çınarsın sanıyorsun da,
ömür aslında,
sararıp dökülen, çürüyüp giden
bir yaprak kadarmış..


gelenlerin-gidenlerin kalb-i salihlere ettiğini,
sahillere etmedi gel-gitler...