derler ya eli elime değmedi!
doğru bi yerde dedikleri haliyle.. de
ahh ben hiç bırakmadım ki
yumuk ellerini, gözün gözüme değdi değeli...
sahi kaç gün oldu? elin
elime, gözün gözüme değmeyeli...
şimdi kızacaksın rüyana
gireceğim, uyuduğunu görür mü insan? olmaz ya ama sen , sen bileceksin,
habersiz, selamsız, destursuz.. ben geldim , gene geldim.. hergece her
seferinde hem uyurken uyuduğundan haberin bile yokken geldiğimi bilmeni sen de
anlamayacaksın, kızacaksın; saçını koklayıp gittiğime, her seferinde
penceren açık mı kaldı diye bakacaksın uyanmadan, bilmez gibi ben olduğuğumu ve
bi rüzgar saçını okşamış gibi yapacaksın canım gözlerini geri
kapatacaksın sanki hiç rüzgara sarılmak istememiş gibi. inadına dönmeyeceksin
soluna bakarsan beni göreceğini bildiğinden, bana hiç rüüzgar dememiş gibi.
odanda neden rüzgar estiğini düşünememeye çalışarak sımsıkı kapatacaksın
gözlerini, o rüzgar saçına dokunmamış gibi, o rüzgar ve her rüzgar ben
değilmişim gibi.
seni hiç saçından öpmemişim
gibi...
bi daha uyuyacaksın, uyurken
aslında.. hiç ben hiç yok yok hiç kıyamam da bi damla dökeceksin caanım sağ
gözünden sadece hiç hatırlamayacağın bi damla uyandığında.. bi daha uyanacaksın
hatırladığın bi uykusuz geceden; bütün gece yanında olduğumu bilmeden... mümkün
değil de bilmemen..
o derin nefesin var ya sanki
yüzyıllar sonra ilk defa içine çeker gibi aldığın o derin nefes bi benimle
aldığın..
o nefesi çektiğin an
hatırlayacaksın! ahh şimdi anlayacaksın gecene rüyana uykuna aklına
geldiğimi...
ne zaman anlayacaksın hiç
ama hiç gitmeyeceğimi....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder